Koçluk eğitimi ile birlikte değişen bakışımı anlamlandıran kişidir Elgiz Henden. Önce insan, sonra da anne olarak zihnimdeki aydınlanmaya desteği, farkındalığımı çok üst noktalara taşımama neden olan doğal ve net yaklaşımları için kendisine kocaman teşekkür etmek isterim.
Bilgisi, tecrübesi ve örnekleriyle zenginleştirdiği Öğrenci Koçluğu eğitiminin yanı sıra; öğrenme yolculuğunun kişinin kendisine yapacağı en büyük yatırımın öğrenmek ve yılmadan ilerlemek olduğunu iliklerime dek hissettirdi, misyonunu (Kendine güvenen ergenler, onları serbest bırakan anne-babalar) yalnızca sözde değil, özde de benimsemesiyle, “bu dünya için ben ne yapabilirim” motivasyonumun çok yükseklere çıkmasını sağladı.
“Hiç olmadan koç olunmaz” sözü ile “Hiç olmak” yolculuğuma daima arkadaşlık edecektir. Eğitim sürecinde ortaya çıkmasını desteklediği farkındalıklarım; öncelikle oğlumla olan ilişkime, hatta oğlumun dünya ile iletişime çok büyük katkılar sağladı. Ne yapacağım söylenerek büyüdüğüm, ne yapacağımın söylenerek çalıştığım, kimsenin “sen ne yapmak istersin?” diye sormadığı yaşanmışlıkların sımsıkı çerçevelediği bir algıdan, “sen ne istersin?” sorusunun büyülü yolcuğuna zıpladım…
Ve bu soruyu içimden gelerek sormayı öğrendim (*_*)
Kimseyi değiştiremezsiniz, ama siz değişirseniz dünyanız değişir… Hiç olmadan gerçek olunmuyor, bunun sihri de içimizde. Ne zaman ki içimizdekiler sözcüklere dönüyor, işte o zaman doğru yoldayız..
Mutlu ve özgür çocuklar, mutlu ve huzurlu ebeveynler.. Tavuk mu yumurta mı hikayesinin en güzel örneği olsun, dileğim…